Kastamonu’da 35 yıldır sarımsak tarlasında gündelikçi işçi olarak çalışan kadın, tarlaya giderken düğüne gider gibi gittiğini söyledi.
Dünya’da en kaliteli sarımsakları arasında gösterilen Taşköprü sarımsağı Kastamonu’da "beyaz altın" olarak nitelendirdiriliyor. Kastamonu’nun Taşköprü ilçesinde ekim sezonu süren sarımsak için en büyük emeği ise kadınlar veriyor. Avrupa Birliği (AB) nezdinde tescillenen Taşköprü sarımsağı, ilçede 25 bin dönüm araziye dikiliyor ve yaklaşık 4 bin ailenin ev ekonomisine katkı sağlıyor. Taşköprü ilçesinde tarlalarda çalışan kadınlar, Ramazan ayında oruç tutmalarına rağmen mola vermeden çalışıyor.
Sarımsak tarlalarında çalışan gündelikçi kadınların başkanlığını yağan Aliye Güllü ise 35 yıldır Taşköprü sarımsağı için ter döküyor. İşini aşkla yaptığını söyleyen Güllü, Dünya Kadınlar Günü’nde de sarımsak tarlasında ekmek paraları için çalışmaya devam edeceklerini ifade etti. "35 yıldır sarımsak işçiliği yapıyorum"
Sarımsak sayesinde ev ekonomilerine katkı sağladıklarını ifade eden Aliye Güllü, "35 yıldır sarımsak işçiliği yapıyorum. Taşköprü’nün gelir kaynağı sarımsaktır. Ben de sarımsak tarlasında 35 yıldır gündelikçi olarak çalışıyorum. Hepimiz bundan ekmek yiyoruz. Tarla sahibi de bizler de ekmeğimizi bu işten kazanıyoruz. Çocuklarını okutan da buradan okutuyor, ev geçindiren de, kirasını veren de buradan para kazanıyor. Tarla sahiplerinden bizler memnunuz. Bizler de çalışıyoruz" dedi. "Hem ev işlerini yaptık hem tarlada çalıştık"
Hem ev işlerini yaptıklarını hem de tarlada çalıştıklarını söyleyen Güllü, "Şimdi de sarımsak tarlasında başkanlığımızı yapıyoruz. Çocuklarımızı okuttuk. Ben, 1999 yılında evlendim ama öncesinde de Taşköprü’deydim ve yine sarımsak tarlalarında gündelikçi olarak çalışıyordum. Evlendikten sonra yaklaşık 10 yıl çalışmadım, o sırada çocuk büyüttüm. Çocuk büyüyünce tekrar sarımsak işçiliğine başladım. Son 10 yıldır da gündelikçi başkanlığını yapıyorum" diye konuştu. "Orucumuzu da tutuyoruz, sarımsak tarlasında da çalışıyoruz"
Sarımsak tarlasında çalışmalarına rağmen oruçlarını da tuttuklarını anlatan Güllü, "Ramazan ayındayız, bir zorluk yok şimdilik. Ramazan ayını da düşündüğümüz için tarla sahiplerini de düşünerek saat 08.00’de işe başlayıp saat 16.00’da işi bırakıyoruz. Yevmiyemiz yine aynı ama hiçbir zorluğu bize yok. Yorulmuyoruz, aynı işimize devam ediyoruz. Ramazanın ilk günü biraz korktuk, acaba nasıl yaparız diye düşündük ama şimdi alıştık, orucumuzu da tutuyoruz, sarımsak tarlasında da çalışıyoruz" şeklinde konuştu. "Makine ile dikilin sarımsakta verim düşük oluyor"
El ile dikilen sarımsağın daha verimli olduğunu belirten Güllü, "Makine ile dikimde sarımsaklar yan gittiğinden dolayı kırık oluyor ya da çürük oluşuyor, fakat elle dikildiğinde kırık olmuyor, daha verimli oluyor. Makine ile dikilen sarımsağın satışında dahi fiyatı düşük oluyor ama el ile dikilen sarımsaklarda fiyat düşüklüğü yaşanmıyor. Makine ile dikilirken kırık oluyor ama el ile dikerken kırık oluşmuyor" ifadelerini kullandı. "Hem evimizi geçindiriyoruz hem orucumuzu tutuyoruz hem de sarımsak tarlasına çalışmaya gelirken mutlu bir şekilde geliyoruz"
Tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü de kutlayan Güllü, "Yorulmuyoruz, çünkü bizler bu işi artık nasıl yapılacağını biliyoruz, bizim mesleğimiz oldu artık. Dünya Kadınlar Günümüzde kutlu olsun. Zaten bu gün bizim için kutlanıyor. Kadınlarımız emekçi, ayakta tutan kadınlar. Biz olmayınca hiçbir şey olmuyor. Kadınlar Gününü bizlere verenlerden de Allah razı olsun. Esas bize kadınların haklarını Atatürk verdi, meclise de koydu, kadınların bütün haklarını verdi. Her şeyin güzel olmasını istiyorum. Bütün kadınlarımız bu kadar çalıştığına göre onların emekli olmasını isterim ama tabii ki ödeme yapamıyorlar. Güzel bir hayat yaşamak ister herkes, bizler de istiyoruz ama böyle de mutluyuz, çalışıyoruz. Sabah bizler kalktığımızda düğüne, bayrama gider gibi sarımsak tarlasına geliyoruz. Gitmediğimiz gün evde sıkılıyoruz. Diyoruz ki işimiz çıksa da çalışmaya gitsek" dedi.
HABER KAYNAĞI : İHA