Kadıköy Suadiye’de anaokulunda eğitim gören 3,5 yaşındaki çocuk, kaydıraktan kayarken yaklaşık 1.5 metre yükseklikten düşerek kafasını zemine vurdu. Ağır kafa travması geçiren küçük çocuk ameliyata alındı. Aile, hem okulun gözetim eksikliği hem de hastanedeki geç müdahale nedeniyle ihmaller olduğunu iddia ederek savcılığa şikayette bulundu.
Kadıköy Suadiye’deki Anabilim Koleji Anaokulu’nda 12 Mart günü 3,5 yaşındaki T.K., okul saatleri içerisinde kaydıraktan kayacağı esnada 1.5 metre yükseklikten düşerek kafasını zemine vurdu. Okul idaresi ise küçük kızın arkadaşları tarafından itilmesi sonucu düştüğünü iddia etti. Okul yönetimi, durumun ciddi olmadığını belirterek aileyi bilgilendirdi. Ancak aile, kızlarının durumundan şüphelenerek ilk olarak özel bir hastane olan Kozyatağı Central Hospital’a götürdü. Burada yapılan muayenede ciddi bir bulguya rastlanmadı. Aile, endişeleri üzerine başka bir özel hastaneye başvurdu. Bu hastanede yapılan tetkiklerde çocuğun durumunun ciddi olduğu tespit edildi ve devlet hastanesine sevk edildi. Burada ameliyat geçiren T.K., yoğun bakımda tedavi altına alındı. Aile, hem okulun olay anındaki gözetim eksikliğinden hem de hastanedeki sağlık personelinin gecikmeli müdahalesinden dolayı şikayette bulundu. "Öğretmeni kafasındaki kırmızı lekenin boya olduğunu söylemiş"
Baba Mehmet Oğuz Korkmaz, öğretmenin kızının kafasındaki kızarıklığın boya olduğunu söylediğini ifade ederek, "Okuldan aradılar, kızımın kaydıraktan düştüğünü ve aslında önemli bir şey olmadığını ama görmek isterseniz bir gelip görebilirsiniz diye bir bilgi verdiler. Daha sonra eşim okula gitti. Gittiğinde de kızımın kafasında bir kızarıklık görmüş. Görevlilere soruyor ne oldu diye. ‘Kaydıraktan düştü ama çok ciddi bir şey yok. Bence okuldan almayın’ dediler. Hatta okulun müdürü ve öğretmeni kafasındaki o kırmızı lekenin boya olduğunu, okulda boyandığını düşünüyorlar. Ama eşim durumdan şüpheleniyor. Kızımı alıp, dışarı çıkartıyor. Özel bir hastaneye, gidiyorlar. Acildeki doktor bir şey olmadığını, herhangi bir tomografi, herhangi bir test istemiyor. Bir şey olmadığını ve gidebileceğimizi söylüyorlar. Biz kızımın hallerinden şüpheleniyorduk, bir uyku hali var, bir durgunluk hali var. Ardından kızım odada kustu. Biz ısrar ettik bir tomografi vesaire çekilebilir mi diye. Kusunca doktor tomografi istedi. Tomografi çekildi, kızım ile biz odada beklerken sonuçlar geldi. Doktor bey de baktı, çatlaklar var kafasında ama çok ciddi bir şey yok. Doktorlar kontrol amaçlı ‘4 saat sonra herhangi bir hastaneye gidip tekrar bir tomografi vs. çekebilirsiniz’ dedi. Tabi biz güvenmedik, şüphelendik, başka bir hastaneye gittik. Bu hastanede özel hastaneydi. Orada da tomografi çekildi, 2. tomografi ve durumu çok kritik dendi. Direkt kendi arabamızla bir devlet hastanesine gittik, 3.Tomografi de orada çekildi, 15-20 dakika içerisinde direkt ameliyata alındı. 4 gün yoğun bakımda kaldı. Sonrasında servise geçtik. 3-4 günde serviste kaldı. Daha sonra eve geçtik" dedi. "Kafasının tamamında dikişler var"
Kızının kafasında dikişlerin olduğunu ve psikolojisinin iyi olmadığına değinen baba Korkmaz, "Konuyla alakalı da okulun ambulans çağırmaması, kafasındaki kanı boya sanmaları, okulda bir doktor yok, hemşire yok, bir revir yok, ambulansa haber verilmemiş. Biz çağırılıyoruz. Biz gittiğimizde çocukta bir şey yok diye bizi ikna etmeye çalışıyorlar. Ardından hastaneye gidiyoruz. Hastanedekiler bizi evimize yollamaya çalışıyor. Yani başlı başına hepsi böyle film şeridi gibi hep hatalar, hep ihmaller var. Şu an çok şükür canı sağ diyoruz. Kafasının tamamında dikişler var. Bir kız çocuğu, saçları şu an sıfır. Psikolojik olarak biraz zor bir süreç geçiyor. Bizim için de onun için de. Biz de sürekli tedirginiz. Çünkü bir yıl boyunca her ay kontrole gitmemiz gerekiyor. Şimdi her şeyinden şüphelenmeye başladık" diye konuştu.
HABER KAYNAĞI : İHA