Muğla'nın Marmaris ilçesinde, Serçe Limanı ile Taşlıca Mahallesi arasında yer alan ve anayola yerleştirilen sürgülü kapı, bölgeye gelenlerin ilgisini çekiyor. 449 kişilik nüfusa sahip olan Taşlıca Mahallesi'nde, hayvancılıkla geçimini sağlayan köylüler tarafından yapılan bu kapı, turistler ve yolcular tarafından merakla izleniyor.
Kapı, ilk bakışta sıradan bir geçiş engeli gibi görünse de, aslında yıllardır hayvan geçişlerini kontrol altına almak amacıyla kullanılan bir sistemin modernleşmiş halinden ibaret.
KAPI, HENÜZ YOL YOKKEN BİLE VARDI1990'lı yıllarda toprak yol açıldığında, hayvanların karayoluna çıkması çalı çırpı ve uzun sırıklarla engellenirdi. 2000’li yılların başında asfalt yolun yapılmasıyla birlikte, geleneksel yöntem yerini bu sürgülü kapıya bıraktı.
Kapının en dikkat çeken yönü, çevresinde hiçbir açıklama bulunmaması ve bu durumun, gelenlerin kafasında "Nasreddin Hoca Kapısı" benzeri bir merak uyandırması. Çoğu ziyaretçi, kapının işlevini anlamakta zorlanırken, bölge halkı bu kapının, çobansız şekilde otlayan büyükbaş ve küçükbaş hayvanları kontrollü bir şekilde yönlendirmek için yapıldığını belirtiyor.
HATIRA FOTOĞRAFI ÇEKTİREN BİLE VARTaşlıca Mahallesi’ne 7,5 kilometre mesafedeki Serçe Limanı, mavi tur teknelerinin uğrak yeri olmakla birlikte, kapı burada hayvanların karayoluna çıkmalarını engellemek için stratejik bir noktada konumlandırılmış. İnsanlar, kapının yanına gelip hatıra fotoğrafı çekerken, aynı zamanda bu gizemli kapının ardındaki sırrı öğrenmeye çalışıyor.
Her ne kadar kapının hikayesi basit bir çözüm önerisi gibi görünse de, çevre halkı ve ziyaretçiler için büyüleyici bir bulmaca haline gelmiş durumda.
Mahalle halkı hayvancılıkla uğraşıyor. Mahalle sürekli göç verdiği için nüfus artacağı yerde sürekli azalıyor. Durum böyle olunca hayvanlar için çoban sıkıntısı yaşanıyor. Bölge ismi gibi çoğunlukla taşlık. Otluk bölge ise Serçe limanı tarafında kalıyor. Çoban da az olunca hayvanlar bu bölgeye getirildikten sonra kapı çekilerek diğer yana geçmesi engellenmiş oluyor. Hikaye bu aslında.
KAPI SAYESİNDE EKİLİ ARAZİLER DE KURTARILIYORMahallenin belli bir kesiminde ise ekim yapılan tarlalar var. Aslında buraları da bu kapı sayesinde korunmuş oluyor. Mahallede hırsızlık olayına rastlanmadığı için zaten çoban da bulamadıklarından bu kapıyı yaparak hayvanları kendi başlarında orada bırakmanın da yolu böylece bulunmuş. Hayvanların Ekim ile Haziran ayı arasında ekili alana zarar vermesini engellemek için sürgülü kapı çok işe yarar. Ne taraf ekili ise hayvanlar diğer tarafa salınır. Doğal olarak konuyu bilmeyenlerin de kapıyı yadırgaması normal. Hatta bunu öğrenmek için insanlar mahalledeki kahvehanelere kadar gelip soranlara bile rastlanıyor.
BÖLGENİN TARİHİ ÖNEMİ
Taşlıca Mahallesi, antik Phoenix kentine ev sahipliği yapıyor. MÖ 6. yüzyıla kadar uzandığı bilinen yerleşim, Hellenistik dönemde Rhodos yönetimindeydi ve Roma ile Bizans dönemlerinde de varlığını sürdürdü. 13. yüzyılda Türk hakimiyetine giren bölge, 1424'te Osmanlı'ya katıldı.
Taşlıca, geleneksel tarım yöntemleri, piramidal mezarlarıyla dikkat çekerken, 2021'den bu yana devam eden Phoenix Arkeoloji Projesi ile bu kültürel miras korunmaya çalışılıyor. Bölgedeki yerleşim, günümüzde dış göçün etkisiyle nüfus kaybı yaşıyor. Mahallede 449 kişi yaşıyor ve bu sayede bölge, kırsal yaşamın zorluklarını ve kültürel çeşitliliğini barındıran bir yerleşim olarak günümüzde de varlığını sürdürüyor.
Phoenix Antik Kenti ve çevresi, hem arkeolojik hem de kültürel açıdan büyük bir öneme sahipken, aynı zamanda bölge halkının yerel geleneklerini yaşatmaya devam etmeleri, Taşlıca’yı tarihi bir köprü olarak da önemli kılıyor. Bu benzersiz kültürel ve tarihi miras, bölgedeki bilimsel çalışmalarla daha da değer kazanıyor.