Kadınım,
Kadınlarımız,
Türk Kadınları;
Bir anne, yazmayı ve çalışmayı çok seven bir kadın olarak yazıyorum bu yazımı.
Dünyanın hiçbir yerinde Türk kadını kadar fedakar, cefakar, çalışkan, iyi bir evlat, iyi bir kardeş, iyi bir anne, iyi bir eş yoktur.
Bu yazdıklarım bile azdır ülkemin koca yürekli kadınını anlatmak için, fazlası zaten sizin bildikleriniz…
Benim ülkemin kadını, savaşacak kadar yüreklidir!
İstiklal Savaşında gerek cephede, gerekse cephe gerisinde erkeği ile omuz omuza savaşmış; ülkesine; Cumhuriyet’ine ve Atası’na olan bağlılığını her daim göstermiştir. Tüm gücü ile hizmet etmiştir.
Halide onbaşı, Şerife bacı, Nene hatun gibi bir çok kahraman kadınlarımız var bizim!
Gücünü, eğitimini, çalışkanlığını, aydınlığını, sanata ve spora olan ilgisini, kararlığını, her daim kanıtlamış olan kadınların torunlarıyız biz.
Peki biz bu günlerde gücümüzün farkında mıyız?
Sormak istiyorum sizlere?
Hayatın her alanında daha fazla rol almamız gerekmiyor mu?
Gelin; bilimsel alanlarda, siyasette, sanayide&ticarette, özel sektörde, kamuda, her yerde daha çok olalım…Ses çıkaralım…
Olmalıyız her yerde olmalıyız!
Neden mi?
Benim ülkemde kadınlar eğitilirse; sorgulayan, üreten, çağdaş evlatlar yetişir.
İşte o zaman kalkınırız ve aydınlık yarınlarımıza güvenle bakabiliriz.
Eğitim,eğitim eğitim…
Her şeyin başı eğitim!
Çocuklarımızı kız erkek ayırt etmeksizin eğitelim.
Erkek çocuklarımıza kadınların ne kadar değerli olduklarını anlatalım.
“Kadın- erkek eşitliği bilincini” sevgiyle aşılayalım hem kız hem de erkek çocuklarımıza.
Çok değerli kadınlarımız, annelerimiz hatta anne adaylarımız ;
Biz hamuru ne kadar çok yoğurursak, içine neyi ne kadar koyarsak; ortaya çıkaracağımız sonuçta ona göre şekil almaz mı?
İşte bu yüzden lütfen hamurun içine; “SEVGİMİZİ, İLGİMİZİ, KİBARLIĞIMIZI, ÇAĞDAŞLIĞIMIZI, AYDINLIĞIMIZI, EŞİTLİK BİLİNCİMİZİ, SAYGIMIZI, TATLI DİLİMİZİ, GÜLÜMSEYEN YÜZÜMÜZÜ, FEDAKARLIĞIMIZI, ÇALIŞKANLIĞIMIZI VE GÜVEN DUYGUMUZU BOLCA KOYALIM.
Böyle bir hamurun lezzeti nedir biliyor musunuz?
Biraz önce bahsettiğim, aydınlık yarınlar…
Uzak mı geliyor yoksa kulağa? Bence hiç te uzak değil…
Hamurumuz o kadar lezzetli olacak ki…
Sevgi dolu, mutlu, kendine güveni olan, kibar, çağdaş, Yüce Atası’na ve Cumhuriyet’ine bağlı, eşitliğe inanarak hareket eden pırıl pırıl evlatlar,nesiller yetişecek…
2002-2004 yılları arasında,İskoçya- Fife College’de öğrenciyken, Russel Farquharson hocamla sohbetlerimiz olurdu…ülkeler, eğitim , farklı kültürler, tarih üstüne yapılan eğitici sohbetler…
Hiç unutmam bir sohbetimizde şunu dile getirmişti…
Türk öğrencilerinin kendi ülkelerinde eğitim görmelerinin yanı sıra, yurt dışında da eğitim gördükten sonra, beyin göçü yapmadan kendi ülkesine hizmet vermesi çok önemli demişti…
Şimdi değerli hocamın ne demek istediğini çok iyi anlıyorum. Çünkü ben de o öğrencilerden biriydim.
Ben de ülkeme döndüm ve çalışıyorum.
Bir nebze de olsun,bu ülkenin kalkınmasına yardım edebiliyorsak, ne mutlu bize!!!
Dedim ya her şey eğitimle başlıyor…
Özlem ben, ülkemin koca yürekli kadınlarına, “gelin birlik olalım” çağrısı yapmak isteyen Özlem…
El ele verelim… Ve işe; önce kendimizi eğiterek sonra da evlatlarımızı eğiterek başlayalım…
Kadın varsa gelecek yarınlar vardır…
Ülkemin Koca yürekli; çağdaş ve aydınlık kadınları;
İçinizden sevgi ve inanç asla eksik olmasın;
Ulu Önderimiz Atatürk’ün dile getirdiği gibi;
“Dünya üzerinde gördüğünüz her şey kadının eseridir”
İzindeyiz Yüce Türk…