
Anadolu Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’nden Prof. Dr. Ayhan Altıntaş, fitoterapi üzerine değerlendirmelerde bulundu.
Anadolu Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakognozi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayhan Altıntaş, bitkisel tedavilerle ilgili açıklamalarda bulundu. Fitoterapi üzerine bilimsel temeller ve doğru kullanım hakkında bilgi veren Altıntaş, açıklamalarında fitoterapinin uygulama alanlarına ve dikkat edilmesi gereken noktalara değindi. Fitoterapi uzman kontrolü gerektirir
Prof. Dr. Ayhan Altıntaş, "Fitoterapi, bitkisel kaynaklı ilaçlarla tedavi yöntemidir, ancak yan etkileri olabilir ve ilaçlarla etkileşime girebilir" diyerek bitkisel tedavi yöntemlerinin uzman denetimi altında uygulanması gerektiğine vurgu yaptı. Fitoterapinin dünyadaki durumuna da değinen Altıntaş, "Tarih boyunca insanlar, bitkiler ve hayvanlardan faydalanarak tedavi yöntemleri geliştirdi. Günümüzde, özellikle son otuz yılda, doğal ve ekonomik avantajları nedeniyle fitoterapi yaygın olarak kullanılıyor. Çin ve Hindistan gibi geleneksel tıp sistemlerine sahip ülkelerde bitkilerle tedavi oldukça ilgi gören bir alan olarak karşımıza çıkıyor. Bu sistem Avrupa’da da bilimsel olarak kabul gördü ve Almanya gibi ülkelerde etkin tedavi yöntemleri arasında yer aldı. Bu kapsamda fitoterapi, Avrupa Birliği ülkelerinde önemli bir sağlık alanı hâline geldi" dedi. Fitoterapinin Türkiye’deki durumu
Altıntaş, fitoterapinin Türkiye’deki durumuyla ilgili de şunları söyledi: "Türkiye, bitki çeşitliliği bakımından son derece zengin bir ülkedir. Ancak bu alanda yeterli kontrol mekanizmaları bulunmuyor. Sağlık Bakanlığı onaylı bitkisel ilaç sayısı oldukça düşükken, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından onaylanan ürün sayısı oldukça fazladır." Bitkisel ürünler dozunda kullanılmalı
Bitkisel ürünlerin bilinçsiz kullanımının ciddi sağlık riskleri taşıdığını da belirten Altıntaş, "İnsanlar güzelleşme, zayıflama, saç dökülmesini önlemek veya bazı sağlık sorunlarını tedavi etmek amacıyla bitkisel ürünlere yöneliyor. Ancak piyasadaki birçok ürün standartlara uygun değildir ve ciddi sağlık riskleri oluşturabilir. Bitkisel ürünler zararsız gibi görünse de sentetik ilaçlarla veya diğer bitkisel ürünlerle etkileşime girebilir. Bu nedenle bitkisel ürünler bilinçsizce kullanılmamalı, uzmanların önerdiği dozda tüketilmelidir. Ayrıca, bu alanda hizmet veren uzmanların da yeterli eğitime sahip olmaları gerekir." "Bitkilerle hayat, bitkisel hayat olabilir"
Anadolu Üniversitesi’nin fitoterapi yüksek lisans programı ile sağlık profesyonellerini yetiştirdiğini belirten Altıntaş, "Anadolu Üniversitesi, Türkiye’de ilk fitoterapi yüksek lisans programını başlatan ve bu alanda uzmanlar yetiştiren bir üniversitedir. Fitoterapi bilinçsiz kullanıldığında ciddi sağlık riskleri oluşturabilir. Özellikle kronik hastalığı olanlar, organ nakli geçirenler ve kanser hastaları bu ürünleri doktor kontrolü olmadan kullanmamalıdır. Bitkisel ürünler bağışıklık sistemini güçlendirdiği için bazı hastalıkları kötüleştirebilir veya tıbbi tedaviyi etkisiz kılabilir. Geleneksel yöntemlerle bitki kaynatıp içmek yerine, eczacılık standartlarına uygun, doğru dozda üretilmiş ürünler tercih edilmelidir. Bilinçsiz bitkisel tedavi yöntemleri, bilimsel temelden uzak olup insan sağlığını riske atabilir. Fitoterapi, bilimsel kurallara ve etik ilkelere uygun olarak uygulanmalıdır." dedi.
HABER KAYNAĞI : İHA
Editor : Haber Merkezi