Muğla Diş Hekimleri Odası olarak her geçen gün yenisi açılan Diş Hekimliği Fakültelerine ve giderek artan kontenjanlara dikkat çekti. Odadan yapılan açıklamada, “Fakülte var, hoca yok, altyapı yok, eğitim yok, gelecek yok” ifadeleri kullanıldı. Hekimlerin yurt dışına kaçış halinde oldukları da vurgulandı.
Sağlık Bakanlığı tarafından 2014 yılında hazırlanan Sağlık İşgücü Hedefleri ve Sağlık Eğitimi Açıklamada, “2023 Yılı Projeksiyonu Raporuna göre, okul kontenjanları ve öğrenci sayılarındaki mevcut durum devam ederse; diş hekimliği ve eczacılık mesleklerinin arzının ihtiyaçtan fazla olacağı açıklanmıştı. Diş hekimliğinde toplam kontenjanın her yıl en fazla bin olarak belirlenmesiyle 2023 yılında toplam 38 bin diş hekimine ulaşılacağı, bunun yeterli olacağı belirtilmiştir” denildi.
2023 SAYISINA 2021’DE ULAŞILDI
Sağlık Bakanlığı’nın makul bir projeksiyonla 2023 yılında ulaşılması hedeflenen 38 bin diş hekimi sayısının 2021 yılında 39 bin 851 diş hekimiyle çoktan aşıldığının belirtildiği açıklamanın devamı şöyle: “Diş hekimliği fakültelerinde son yıllardaki toplam kontenjan/ yeni kayıt sayısı ise Bakanlığın öngördüğü kontenjan sayısından oldukça fazla. Geçmiş 10 yıldaki fakülte ve kontejan artışın sürdürülmesi halinde, 2028 sonrası için tam bir felaket tablosu ile karşı karşıya kalacağımız kesindir.
Diş hekimliği fakültelerine öğrenci alınmasının durdurulması ve mevcut öğrencilerin beş yıl içinde mezun olması durumunda beş yıl içinde yaklaşık 50 bin yeni dişhekimi mezun olacaktır. Toplam dişhekimi sayısı bu durumda yaklaşık 90.000 kişiye ulaşacak.”
BU SAYI AB VEOECD ORTALAMASININ DA ÇOK ÜZERİNDE
Muğla Diş hekimleri Odası 14.Yönetim Kurulu adına açıklama yapan Y.K.Başkanı
Dt.Z.Doruk Alp, bu gidişle 2028 yılında bir diş hekimine düşen nüfus yaklaşık 970 kişi olacağını belirtti. Alp, “Bu sayı AB ortalamasının da OECD ortalamasının da çok üzerindedir. İlimizdeki diş hekimi sayısı Türkiye ortalamasının yüzde 20 üstündedir,bu artış diş hekimine düşen nüfus sayısını MUĞLA ilinde 780 kişiye taşıyacaktır. Ayrıca bu kadar hızla artan öğrenciye nitelikli eğitim verecek öğretim üyesi kadrosunun yetiştirilmesi de mümkün bulunmamaktadır. Kaldı ki, insan gücü planlamasında ilgili meslek alanındaki talep de temel unsur olarak gözetilir. Gelişmiş ülkelerde dişhekimine yılda başvuru sıklığı kişi başı 5, ülkemizde ise sadece 0.62’dır” dedi.
GELİŞMİŞ ÜLKELERDE KİŞİLER YILDA 5 KEZ DİŞ HEKİMİNE GİDİYOR
“Başka anlatımla gelişmiş ülkelerde kişiler yılda beş kez dişhekimine giderken ülkemizde ancak iki yılda bir kez dişhekimine başvurulmaktadır” diyen Alp şöyle konuştu: “İnsan gücü planlaması; ülkelerin kaynaklarını verimli kullanmak adına en çok önem verdikleri konulardan biridir. Tüm dünya ülkelerinde olduğu gibi ülkemizde de dişhekimliği lisans eğitimi en maliyetli eğitimdir. Bu anlamda dişhekimliği eğitiminde insan gücü planlamasının daha da önem kazandığı bir gerçektir. İhtiyaçtan fazla mezunun katlanarak meslek hayatına atılmasıyla dişhekimleri işsizlik ve düşük ücret arasında sıkışmış, mesleğimiz ve emeğimiz değersizleşmiştir. Genç meslektaşlarımız ne yazık ki sermaye tarafından adeta ‘Ucuz işgücü ara elemanı’ gibi asgari ücretin bile altında çalışmaya zorlanmaktadır.”
DİŞ HEKİMLERİ ÜLKEDEN KAÇIŞ HALİNDE
Haklı olarak; zekâsı, çalışkanlığı ve aldığı eğitimin kendisine sağlaması gereken insani yaşam ve mesleki itibar beklentisi içindeki dişhekimlerinin çalışma hayatındaki olumsuz koşullar nedeniyle ülkeden kaçış halinde olduklarını da sözlerine ekleyen Doruk Alp, “Haklı olarak duydukları gelecek kaygısı ve tükenmişlik duygusu nedeniyle ülkeden kaçış halinde. Öyle ki bu kaçışın her yıl daha da artarak devam edeceğini rahatlıkla söyleyebilecek veriler mevcut. Bu nedenle kamu kaynaklarının etkin şekilde kullanılması, dişhekimliği eğitiminin geliştirilebilmesi, ağız ve diş sağlığı hizmetlerinin niteliğinin korunabilmesi, yurtdışına göçün durması ve dişhekimi emeğinin korunabilmesi için;
* İnsan gücü planlaması yapılmadan Diş Hekimliği Fakültesi kesinlikle açılmamalıdır.
* Henüz eğitime başlamamış olan fakülteler ivedilikle kapatılmalıdır.
* Eğitim veren fakültelerde ise kontenjanların hızla azaltılmasını sağlayacak kararlar zaman yitirilmeden alınmadır.
Editor : Mustafa SARIİPEK (Yayın Danışmanı)