![İMAR YASASINA TAKILANLAR YENİ KANUNDA ISRARCI](https://www.marmarisyenisayfa.com/files/uploads/news/default/n-a-395873.webp)
İmar Yasasına Takılanlar Derneği, Yeniden Refah Partisi (YRP) tarafından 16 Nisan 2014 tarihinde İmar Kanunu’nda değişiklik yapılması adına verdiği kanun teklifini tekrar gündeme getirdi. Dernek Başkanı İbrahim Hacıoğlu, “Ankara’da yapılan bir çalıştayda yapı kayıtla ilgili sorunlarımızı dile getirirken YRP bize destek çıkmış, İstanbul Milletvekili Doğan Bekin bu konuyla ilgili bir kanun teklifi sunmuştu. Bunun bir an önce kabul edilerek yürürlüğe girmesi gerekir” dedi.
İmar Yasasına Takılanlar Derneği açıklamalarında 2018 yılında çıkartılan İmar Barışı yasasının uygulamaya girmesiyle birlikte vatandaşların ciddi anlamda hak kayıpları yaşadıkları belirtilerek, “Özellikle önceden tahmin edilemeyen, güncel olmayan uydu görüntülerinin olmaması neticesinde yaşanan bu hak kayıpları yaklaşık 10 milyon vatandaşı ilgilendiren toplumsal bir sorun haline gelmiştir” denildi.
10 MİLYON VATANDAŞ MAĞDUR OLDU
YRP İstanbul Milletvekili Doğan Bekin verdiği kanun teklifinde konunun 10 milyon vatandaşı ilgilendiren toplumsal bir sorun haline geldiğini hatırlatarak şu ifadelere yer vermişti: “2018 yılında Yapı Kayıt Belgesini alan vatandaş, Yasadaki (6) ve (7) maddelere dayanarak inşaatının eksiklerini tamamlamış, çatı- kapı- pencere ve çevre düzenlemesi gibi tadilatını yapmıştır. Özellikle kırsal kesimde vatandaşlar da yüzlerce metre elektrik ve su hattı çekmiş, hatta yolunu da yapmıştır. Yapı Kayıt Belgesi ile ilgili belediye/idareye belgesi ile başvurarak numara almış, DASK yaparak Blektrik-Su-Doğalgaz-Telefon ve İnternet bağlatarak evlerinde ikamet etmeye başlamıştır.
Bununla birlikte, Büyükşehir Yasası ile köylerin mahalle statüsüne getirilmesi, kırsalda yaşayan, geçimini kırsalda tarım ve hayvancıkla sağlayan vatandaşları da çok zor durumda bırakmıştır. Büyükşehir Yasası öncesinde köylerdeki 1-2 katlı yapılarda imar uygulaması aranmıyordu, ancak yasanın çıkmasıyla birlikte köylerdeki bu yapılar ruhsatsız yapıya dönüşmüştür.”
KIRSALDAKİ KÖY EVLERİ, BARINAK VE DEPOLAR ŞEHİRLERLE AYNI STATÜDE DEĞERLENDİRİLDİ
Kanun teklifinin devamında, “Kırsal alanlardaki köy evleri, barınak, depo gibi yapılar yapılması şehirler ile aynı statüde değerlendirilmiştir. Köy yerlerine hayvanların barınması için yapılan ahır, kümes ya da tarım araçları için yaptıkları bir göz oda, şehirlerde yapılan yapılarla aynı sınıfta değerlendirilerek şehir ve kırsallardaki yapılar aynı şartlarda işlem görmüş, izinsiz yapı olduğu gerekçesi ile yüksek para cezası ve yıkım kararları devreye girmiştir. İmar barışından faydalanarak, yapısını kayıt altına aldıran yüz binlerce vatandaş bu kez de çeşitli cezalar ve iptaller ile karşı karşıya gelmiştir. Bu cezalardan bazıları ‘Yapı Tatil Zaptı Tutanakları’, ‘Para Cezası ve Yıkım Encümen Kararları’, ‘Yapı Kayıt Belge İptalleri’ gibi imar kirliliğine sebebiyet verdikleri gerekçesiyle uygulanmıştır. Oysaki 2020 yılında yapı kayıt belgesine başvuru yapmayan ve almayan vatandaşlar, 2022 yılında çıkartılan torba yasası ile birlikte herhangi bir sorun ve caza yaşamadan yapılarında oturmaya devem etmiştir. Bu durum daha önceden yapı kayıt belgesi alan vatandaşların mağdur edilmesine sebebiyet vererek, eşitlik ilkesine de aykırı olmuştur” ifadelerine yer verildi.
UYDU GÖRÜNTÜSÜNÜN YETERSİZLİĞİ MAĞDURİYET YARATTI
Yapıların tespiti için örneğin, boş bir arsada, bir bahçede, bir tarlada, köyünde dedesinden, babasından kalma arazisine barınma amaçlı ya da ihtiyacı olan depo, ahır gibi yapılan küçük bir yapı yapıldıysa ve çevresinde büyük ağaçlar mevcut değil ise uydu görüntüsünün yetersizliği sebebiyle mağdur duruma düşüldüğünün belirtildiği açıklamada, “Bununla birlikte yine bazı bölgelerde 2018 yılının sonuna kadar uydu görüntülerin olmaması, 2019 yıhmn ortalarına kadar devam eden İ3ölgelerin mevcut olduğu gerek mağdurlar tarafından gerekse STKTar tarafından tespit edilmiştir.
Yasanın çıkmasının ardından yapı kayıt belgesine başvuru yapan vatandaşlar, henüz yasanın yeni olmasından kaynaklanan bilgi eksiklikleri, başvuru tarih sürelerinin uzatılması ve çeşitli prosedürler nedeniyle en temel hakları olan barınma haklarından mahrum kalacak şekilde mağduriyetler yaşamıştır” denildi.
SORUNLARA ÇÖZÜM GEREKİR
Öncelikle Yapı Kayıt Belgesine sahip olan ve söz konusu belgenin iptali ile karşı karşıya olan vatandaşların yapılarının;
* Zemin etüt raporlarının yetkili ve deneyimli kuruluşlar tarafından hazırlanması,
* Arsanın fay hattı üzerinde olup olmadığının araştırılması,
* Mevcut binanın beton ve demir donatı sisteminin yetkili laboratuarlar tarafından karat alınarak ve gerekli bilimsel deneyler yapılarak, depreme dayanıklılık raporunun hazırlanması gerekmektedir.
* Eğer mevcut binanın üzerine; ruhsat şartlarına uymayıp ilave kat yapılmış ise projenin temelden itibaren incelenip kat ilavesine dayanıklı olduğuna dair teknik raporun alınması
gerekiyor.
* Bu kanun teklifi ile bu şartları kapsayan yapıların bu kanun teklifi kapsamına girmesi
amaçlanmaktadır.
Editor : Mustafa SARIİPEK (Yayın Danışmanı)
Süleyman Yıldırım 9 ay önce
Hikmet güner 9 ay önce
Serol 9 ay önce
Serol 9 ay önce