USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Sağlık

Uzman Diş Hekimi Prof. Dr. Özkan, "Ağız solunumu çeneye zarar veriyor"

Uzman diş hekimi ve ağız diş çene cerrahı prof. Dr. Birkan taha özkan

Uzman Diş Hekimi Prof. Dr. Özkan, "Ağız solunumu çeneye zarar veriyor"
23-02-2025 17:08

Uzman Diş Hekimi ve Ağız Diş Çene Cerrahı Prof. Dr. Birkan Taha Özkan, burun solunumunun en sağlıklı ve etkili soluk alma yolu olduğunu, ağız solunumunun ise çok sayıda dişeti, çene, çene eklemi ve genel sağlık problemini beraberinde getirdiğini açıkladı.


Uzman Diş Hekimi ve Ağız Diş Çene Cerrahı Prof. Dr. Birkan Taha Özkan, solunum yollarının doğrudan diş sağlığına etki ettiğini açıkladı. Prof. Dr. Birkan Taha Özkan, burun solunumunun çocuklarda sağlıklı bir yüz ve çene gelişiminin temelini oluşturduğunu ifade etti.


"Vücudumuzda zincirleme reaksiyonlara yol açıyor"


Yeterli oksijenin alınmaması durumunda insan vücudunda zincirleme reaksiyonlara sebep olduğunu ifade eden Prof. Dr. Birkan Taha Özkan, "Üst solunum yollarındaki tıkanıklık nedeniyle ortaya çıkan ağız solunumu, sadece geçici bir rahatsızlık olarak görülmemelidir. Ağızdan nefes almak, bademcik ve geniz etinin büyümesi, dişlerde aşınma ve kırılmalara neden olan bruksizm, çene eklemlerinde Temporomandibular Eklem Bozukluklar (TME), alt çenenin öndeliği miyofasyal ağrı, diş kapanış bozuklukları, ağız kuruluğu, kötü ağız kokusu, periodontal hastalık, diş çürüğü ve gömülü diş gelişimine zemin hazırlar. Baş ağrısı, horlama, uyku güçlüğü, boyun, çene veya kulak ağrısı gibi sorunlara yol açar. Uyku sırasında meydana gelen solunum bozuklukları, obezite, DEHB, astım, anksiyete, Alzheimer, tip 2 diyabet ve kardiyovasküler hastalık gibi kronik durumların gelişiminde temel bir faktör olabilir. Ağız solunumu, yalnızca dişlerimizi ve çene yapımızı bozmanın ötesinde genel sağlığımızı da tehdit ediyor. Uyku sırasında vücudun yeterli oksijen alamaması, kronik inflamasyona ve stres hormonlarının artışına neden olarak, vücudumuzda zincirleme reaksiyonlara yol açıyor" dedi. "Çocukların yüz gelişimini ve çene yapısını olumsuz yönde etkiliyor"


Ağız solunumunun çocuklarda çene gelişimine doğrudan etki ettiğini dile getiren Prof. Dr. Özkan, "Çocuklarda ağız solunumunun yaklaşık yüzde 10-15 oranında bildirildiği bilinir. Ağız solunumu, çocukların yüz gelişimini ve çene yapısını olumsuz yönde etkileyerek, uzun yüz görünümü, düşük gözler, göz altında koyu halkalar, açık dudaklar, dar burun delikleri, zayıf yanak kasları, yüksek damak ve üst çenenin daralması gibi sorunlara yol açar. Bu durum ‘Uzun Yüz Sendromu’ olarak adlandırılır. Ayrıca, kronik sinüs ve kulak enfeksiyonları, dilin anormal duruşu, konuşma bozuklukları ve yutma anormallikleri de gözlemlenir. Çocukluk döneminde doğru hava yolu gelişimini desteklemek, sadece estetik değil, aynı zamanda fonksiyonel bir zorunluluktur. Erken yaşta müdahale ile çene, çene kemik ve yüz gelişimindeki bozuklukları engelleyebilir, ilerleyen yaşlarda ortodontik ve cerrahi müdahalelerin gerekliliğini azaltabiliriz. Ağız solunumu, ağız yapılarının kurumasına ve tükürük üretiminin azalmasına neden olarak, dişlerin korunmasında kritik bir rol oynayan tükürüğün etkisini ortadan kaldırır. Tükürük, asidi nötralize eder, bakterileri temizler ve dişleri korur. Ağız solunumu yüzünden bu doğal bariyerin yokluğu, Diş çürümesi, diş kaybı, periodontal dişeti hastalıkları, diş yüzeylerinin aşınması diş hassasiyeti gibi sorunlara yol açar. Ağız solunumu, dişlerin ve diş etlerinin sağlığını tehdit ederken, kronik ağız kuruluğuna bağlı olarak ortaya çıkan ph düşüklüğü, diş minesinde erozyona ve erken diş kaybına zemin hazırlıyor" ifadelerini kullandı.


Ağız solunumu ve uyku apnesi ilişkisi


Tedavinin klinik sürecini aktaran Prof. Dr. Özkan, "Bademcikler ve geniz etleri, boğazın her iki yanında bulunan lenf dokularıdır ve enfeksiyonlarla mücadelede önemli rol oynarlar. Ancak ağız solunumu, bu dokularda kronik iltihaplanmalara, bademcik ve geniz eti büyümesine, hava yolunun daralmasına neden olur. Bu durum, uyku sırasında ciddi solunum bozukluklarına, horlamaya ve hatta obstrüktif uyku apnesine yol açar. Uyku apnesi, yalnızca uyku kalitesini düşürmekle kalmaz; aynı zamanda kalp hastalıkları, tip II diyabet, Alzheimer, depresyon ve obezite gibi kronik hastalıkların gelişiminde de önemli bir faktördür. Burun hava yolu bozukluğu ve buna bağlı gelişen yapısal sorunların tedavisinde, erken tanı ve multidisipliner yaklaşım büyük önem taşır. Fiziksel muayene ve anket, yüz, burun, bademcikler, dil, dişler ve damak değerlendirilir. Fotoğraflarla kayıt, hastanın yüz simetrisi ve gelişimi incelenir. Uyku çalışmaları, kardiyopulmoner bağlantı cihazları ve laboratuvar testleri ile uyku apnesi değerlendirilir. Yönlendirme, gerekli durumlarda KBB, Çene cerrahisi, Dişeti Hatalıkları Uzmanı, Diş Hekimi, alerji, ortodonti ve miyofonksiyonel terapi uzmanlarına sevk edilir" şeklinde konuştu.



HABER KAYNAĞI : İHA
Editor : Haber Merkezi
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ