Muğla’daki Yatağan Elektrik Üretim AŞ, uzun süredir yaşanan kömür krizinin etkisiyle kapanma tehlikesiyle karşı karşıya. Yerüstü maden rezervlerinin tükenmesi ve yeraltı maden ruhsatının iptal edilmesi sonucu, kömür temininde ciddi zorluklar yaşanıyor. Yerli kömürle elektrik üretimi yaparak ekonomiye yıllık 225 milyon dolar katkı sağlayan santral, şu anda yarı kapasiteyle çalışmak zorunda ve 2 bin işçi, işsiz kalma korkusu yaşıyor.
Türk-İş’e bağlı Tes-İş Yatağan Şube Başkanı Fatih Erçelik, yeraltı kömür arama çalışmalarının başlatıldığını ancak Muğla Büyükşehir Belediyesi’nin 2022 yılında açtığı dava sonucu, İzmir Bölge İdare Mahkemesi tarafından ruhsatın iptal edilmesinin, santrali zor bir duruma soktuğunu belirtti. Yılda 5 milyon ton yerli kömür gereksinimi bulunan santral, kömür tedarikinde yaşanan sıkıntılar yüzünden üretimi tamamen durdurma noktasına geldi.
İşsizlik ve Ekonomik Kriz Tehlikesi
Fatih Erçelik, santralin kapanması halinde yalnızca 2 bin işçinin işsiz kalmayacağını, aynı zamanda bölgede sosyoekonomik bir kriz yaşanmasından endişe ettiklerini dile getirdi. Kömür sorununa çözüm bulunamaması durumunda santral tamamen kapanabilir. Erçelik, yerli kömür kaynaklarının değerlendirilmesi gerektiğini ve bunun için yasal düzenlemelerin yapılmasının elzem olduğunu vurguladı.
Yerli kömür kaynaklarının çevre dostu teknolojilerle işlenmesi ve ekonomiye kazandırılması gerektiğine dikkat çeken Erçelik, santralin devam etmesinin sadece istihdam değil, ülke ekonomisi açısından da kritik olduğunu ifade etti. Yatağan Elektrik santrali, üretim kapasitesinin azalmasına rağmen, ülke ekonomisine yıllık 225 milyon dolar katkı sağlamaktadır ve burada çalışan 2 bin kişilik bir istihdam yaratmaktadır.
Yetkililerden Çözüm Bekleniyor
Erçelik, yetkililerden bu sorunun bir an önce çözülmesini beklediklerini belirterek, kömür tedarikinin sürdürülebilir bir şekilde sağlanabilmesi için gerekli adımların atılması gerektiğini söyledi. Yerli kömür rezervlerinin doğru yöntemlerle değerlendirilmesi, hem çevreye duyarlı bir yaklaşım hem de ekonominin sürdürülebilirliği açısından büyük önem taşıyor.
Editor : Arzu BARIŞKANER
