Sağlık

33 yıldır korkudan diş hekimine gitmiyordu: ‘Gülümseten Diş Projesi’ ile tedavi oldu

Korkusundan 33 yıldır diş hekimine gidemeyen 47 yaşındaki gülay can, ‘gülümseten diş projesi’ ile tedavi oldu

33 yıldır korkudan diş hekimine gitmiyordu: ‘Gülümseten Diş Projesi’ ile tedavi oldu
27-02-2025 09:08

Korkusundan 33 yıldır diş hekimine gidemeyen 47 yaşındaki Gülay Can, yaşadığı şiddetli diş ağrısı yüzünden çözüm aramaya başladı. ‘Gülümseten Diş Projesi’ ile diş tedavi korkusu olanlara özel, psikolog tarafından ücretsiz terapi seansı verildiğini öğrenen hasta, bu şekilde korkusunu yenmeye karar verdi. Terapi sayesinde rahatça, korkmadan tedavi olduğunu belirten Can, "O kadar sorun yaşamama rağmen senelerce tedavi olmadım. Pişmanım, keşke daha önceden korkumu yenip gitseymişim" dedi.


İstatistiklere göre yetişkinlerin yüzde 36’sı diş tedavisinden korkuyor, kaçıyor. İstanbul Beykent Üniversitesi Diş Hastanesi de bu soruna çözüm bulmak amacıyla ‘Gülümseten Diş Projesini’ hayata geçirdi. 2 ay önce hastalara uygulanmaya başlayan projede öncelikle hastaya giydirilebilir teknolojik bileklik takılıyor. Sorulan sorularla hastanın tedaviden ne kadar korktuğu tespit ediliyor. Terapiye ihtiyacı olup olmadığı kişiye özel şekilde tespit edilerek online şekilde psikologlarla görüştürülmesi sağlanıyor. "Çok fazla çığlık attığımı hatırlıyorum"


"14 yaşlarında diş hekimine gitmiştim" diyen Can diş tedavisinden korkma hikâyesini şöyle anlattı:


"Tedavi esnasında uyuşturma için bir uygulama yapıldı. Ancak ağzımda uyuşma olmasına rağmen dişim çekildiğinde çok fazla acıdı. Çok fazla çığlık attığımı hatırlıyorum. Ardından başka hekime yönlendirilmiştim. Tekrar başka hekim geldi. Aynı şekilde dişimde bayağı bir zorlama oldu. O psikoloji bende 47 yaşıma kadar devam etti. Diş hekimine gitmeye çok korkuyordum. En sonunda 2 ay boyunca feci diş ağrısı çektim ve korkudan hastaneye gidemedim. Eşim de ‘artık yeter’ dedi. Araştırmalarım sonucu bu hastaneye geldim. Hekimlerle görüştüğümde bana bu projeyi anlattılar. Katılmak istediğimi söyledim. Çünkü psikolojik olarak o korkuyu asla yenemedim." "Tedavi sırasında sevdiğim müzikleri çaldılar"


Can, "Ben bir seansta korkumu yendim. Seans sürecinde öncelikle kollarıma bir cihaz bağlandı. Ardından psikolog ile online görüşme sağladık. Geçmişte yaşadıklarımı anlattım. Bayağı bir duygulandım. Çünkü bu kadar başarılı bir proje olmasını beklemiyordum. Psikoloğun konuşmaları, geçmişime inmesi, hareketleri, anlattıklarım vs. beni çok fazla rahatlattı. Ardından hazır olduğum anlaşılınca beni hekimin yanına aldılar. Diş çekiminde sevdiğim müzikleri çaldılar. Hayatımda ilk defa, diş tedavim esnasında sevdiğim müzikleri çalarak rahatlamamı ve stresimi atmamı sağladılar. Açıkçası dişimin nasıl çekildiğini anlamadım. Benim gibi korkanlar varsa hiç korkmasın, gelsinler. Terapi alsınlar. Ben geri kalan dişlerimi de korkusuzca yaptırmayı, gereken tedaviler neyse almayı düşünüyorum" şeklinde konuştu. "Birçok hasta, stres ve korkudan tedaviyi yarıda bırakıyor"


İstanbul Beykent Üniversitesi Diş Hastanesi’nden Diş Hekimi Dt. Nursena Tuncay, "Tedavi için gelen hastalar genellikle tedavi yaptırmak istediklerini ancak korktuklarını söylüyorlar. ‘Yapılması gerekeni biliyorum ama yaptıramıyorum, çok endişeliyim’ gibi sözleri çok duyuyoruz. Birçok hasta, stres ve korkudan tedaviyi yarıda bırakıyor. Bunun sürdürülebilir olmadığını fark ettik. Bu hastaların sayısı da oldukça fazla. Diş korkusu ve diş korkusuna bağlı tedavi yaptıramama; bunun getirdiği diş problemleri, depresyon ve anksiyete sorunlarını da beraberinde getiriyor. Bu yüzden kapsamlı çalışma yaparak hastalarımızın hem ağız hem de mental sağlığını düşünmek istedik" dedi. "Türkiye’de diş hekimliğinde bir ilki gerçekleştirdik"


"Türkiye’de diş hekimliğinde bir ilki gerçekleştirdik" diyen Dt. Nursena Tuncay, "İlk olarak hastalarımıza sözel olarak tedaviyle ilgili endişe yaşayıp yaşamadığını soruyoruz. Çoğu hastamız yaşıyorsa bunu açıkça dile getiriyor. Önceki yaşadığı tedavide olumsuz bir deneyimden mi kaynaklandığını yoksa hep mi böyle olduğu ayrımına varmak istiyoruz. Ardından hastanın bileklerine giydirilebilir teknolojik cihazlar takıyoruz. Diş tedavisi sırasında onların korku düzeylerini ölçüyoruz. Stres ve korku düzeylerini cihazlar söylüyor. Sonrasında bu kayıtları inceliyoruz. Hastamıza kişiselleştirilmiş bazı sorular soruyoruz. Ardından onun cevaplarına, incelediğimiz kayıtlardaki stres düzeyine ve kalp atışına uygun, tamamen kişiye özel bir tedavi programı oluşturuyoruz" açıklaması yaptı.



HABER KAYNAÄžI : Ä°HA
Editor : Haber Merkezi
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÃœRKÄ°YE GÃœNDEMÄ°
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER