Kültür Sanat

Antalya Karain Mağarası’nın geleceği tehlikede

Antalya’nın Hacısekiler Mahallesi’ndeki Karain Mağarası, prehistorik geyik resimleri ve Antalya Semenderi gibi endemik türlerin yaşadığı bir doğal zenginlik olarak dikkat çekiyor. Fakat mağaranın geleceği tehlikede.

Antalya Karain Mağarası’nın geleceği tehlikede
29-10-2024 13:05
30-10-2024 11:50

Antalya’nın Konyaaltı ilçesine bağlı Hacısekiler Mahallesi’ndeki Karain Mağarası, prehistorik geyik resimleri ve Antalya Semenderi gibi endemik türlerin yaşadığı bir doğal zenginlik olarak dikkat çekiyor. Ancak, Nuryol İnşaat’ın kalker ocağı genişletme talebi, bu tarihi ve kültürel mirasın geleceğini tehlikeye sokmuş durumda.

Geyikbayırı Yaşam Platformu, ormanı ve kültürel mirası korumak amacıyla bir imza kampanyası başlattı. Ancak, mağaranın geleceğiyle ilgili belirsizlikler devam ediyor. Yerel halk ve çevre savunucuları, projenin mağaranın ekosistemine ve tarihi değerine vereceği zararların farkında olarak, bu doğal alanın korunması için çağrıda bulunuyor.

 

MAĞARA BİLİMSEL VE KÜLTÜREL AÇIDAN ÖNEMLİ

Karain Mağarası, sadece doğal güzellikleriyle değil, aynı zamanda bilimsel ve kültürel açıdan da büyük öneme sahip. Bu nedenle, koruma çabalarının desteklenmesi ve halkın bilinçlendirilmesi gerektiği vurgulanıyor. Mağaranın geleceği, sadece yerel halk değil, tüm Türkiye için büyük bir kayıp olabilecek bir miras olarak öne çıkıyor.

 

MAĞARAYA ULAŞMAK İÇİN GÜÇ VE SABIR GEREKİYOR

Karain Mağarası’nın girişine ulaşmak, ziyaretçilere hem fiziksel bir meydan okuma hem de muhteşem manzaralar sunuyor. Mağara, denizden 450 metre yükseklikte ve önündeki ovadan 130 metre yükseklikte konumlanıyor. Ziyaretçiler, bu yüksekliklere ulaşmak için toplamda 470 merdiven çıkmak zorunda kalıyor ve geri dönüş yolunda aynı mesafeyi kat ediyor.

Yolda ilerlerken dinlenme bölümleri bulunuyor; ahşap merdivenli yolda oturabileceğiniz koltuklar ve sıralar, hem soluklanmak hem de muhteşem ova manzarasını seyretmek için ideal birer durak. Dinlenirken, ovada devam eden kazı çalışmalarını da gözlemleme fırsatı bulabilirsiniz.

 

ZORLU FAKAT KEYİFLİ YOLCULUK

Bu zorlu fakat keyifli yolculuk, doğayla iç içe bir deneyim yaşamak isteyenler için eşsiz bir fırsat. Karain Mağarası, hem doğal güzellikleri hem de tarihsel önemi ile keşfedilmeyi bekliyor. Ziyaretçiler, sadece fiziksel bir yolculuk değil, aynı zamanda tarihi bir serüvene de adım atmış oluyor.

 

500 BİN YILLIK TARİH VE ARKEOLOJİK ZENGİNLİK

Karain Mağarası, 500 bin yıl önce yerleşim yeri olarak kullanılan doğal bir mağara olup, arkeolojik açıdan büyük bir öneme sahip. Değişik büyüklükte yedi ayrı bölümden oluşan mağara, 1946 yılında merhum Prof. Dr. İsmail Kılıç Kökten tarafından yapılan zorlu kazı çalışmalarıyla gün yüzüne çıkarılmış. Ancak, Kökten’in 1974 yılında vefatı sonrasında kazılara uzun bir süre ara verilmiş.

1985 yılında, Prof. Dr. Işın Yalçınkaya başkanlığında uluslararası ekiplerle yeniden başlatılan çalışmalar, Karain Mağarası’nın arkeolojik zenginliklerini günümüze taşımıştır. Bu çalışmalar, mağaranın hem tarihsel hem de bilimsel önemini artırmış ve bölgenin geçmişine ışık tutmuş.

Karain Mağarası, hem doğal güzellikleri hem de derin tarihî kökleriyle ziyaretçileri kendine çekiyor. Arkeologlar ve tarih meraklıları için eşsiz bir keşif alanı sunan bu mağara, hem geçmişin izlerini taşıyor ve hem de gelecekteki araştırmalar için umut vaat ettiği her ne kadar bilim insanlarınca açıklansa da son olarak maden alanının genişletilme isteği böylesine önemli mağaranın da geleceğini meçhule bırakıyor.

 


Editor : Mustafa SARIİPEK (Yayın Danışmanı)
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER