Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), Türkiye Yayıncılar Birliği (TÜRKYAYBİR), Türkiye Yazarlar Sendikası (TYS) ve PEN Türkiye, düzenledikleri ortak toplantıda, basın özgürlüğüne ve gazetecilere yönelik artan baskılara karşı güçlü bir ses yükseltti. “Basın Özgürlüğüne ve Gazeteciye Dokunma!” başlığıyla yapılan toplantıda, gazetecilere yönelik haksız gözaltı ve tutukluluk uygulamalarının derhal son bulması istendi.
Toplantıya katılan meslek örgütü temsilcileri, gazetecilerin gözaltına alınması ve tutuklanmasının sadece gazetecilere değil, tüm topluma yönelik bir gözdağı oluşturduğuna dikkat çekti.
SUAT TOKTAŞ SERBEST BIRAKILMALI
Halk TV Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş’ın serbest bırakılması için de çağrılar yapıldı. Toktaş’ın tutukluluğunun, yalnızca kendisine değil, tüm gazetecilere ve özgür basına yönelik bir tehdit olarak algılandığı ifade edildi.
Toplantıda, Anayasal bir güvence olan basın özgürlüğü ve düşünceyi ifade özgürlüğünün önündeki engellerin kaldırılması için Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) çağrıda bulunuldu. Katılımcılar, haksız gözaltı ve tutukluluk uygulamalarının sona erdirilmesi için yasal adımlar atılmasının şart olduğunu belirtti. Basın ve düşünce özgürlüğünün sağlanması, demokratik toplumların en önemli unsurlarından biri olduğu vurgulandı.
Beş meslek örgütü, gazetecilere yönelik baskıların artarak devam etmesinin, Türkiye’deki özgürlükler ve demokrasi açısından ciddi bir tehdit oluşturduğunu belirterek, bu duruma son verilmesi için toplumsal ve hukuki mücadelenin sürdürüleceğini duyurdu.
VAHAP MUNYAR: GAZETECİLER HAKSIZ YERE TUTUKLANMAMALI
TGC Başkanı Vahap Munyar, gazetecilerin haksız gözaltı ve tutuklamalardan korunmasını, basın özgürlüğüne müdahale edilmemesini talep ettiklerini belirtti. Munyar, “Gazetecilik mesleğini onuruna uygun yapabilmek için meslektaşlarımızın iş bulabilmeleri, hakça ücret almaları ve haber yaptığı için hedef gösterilmemeleri gerekiyor” dedi. Ayrıca, siyasetçilerin kamu yararına olmayan faaliyetlerini haberleştiren gazetecilerin suçlu damgası yememesi gerektiğini de ifade etti.
Halk TV Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş’ın tutuklanmasına dikkat çeken Munyar, Toktaş’ın bir an önce serbest bırakılmasını talep etti. Munyar, gazetecilerin hak odaklı, insan odaklı gazetecilik yapmaya devam edeceğini söyledi.
SİBEL GÜNEŞ: SUAT TOKTAŞ ÖZGÜR BIRAKILMALIDIR
Moderatör TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş ise “Halk TV Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş gazetecidir, sabit ikametgâh sahibidir. Önemlisi görevinin başındadır, kaçma, delilleri karartma şüphesi yoktur. Kanunlarda öngörülen hiçbir tutuklama sebebi yoktur. Meslektaşımıza atfedilen suç tipinin öngördüğü cezanın alt sınırı 2 yıldır. Gazeteciler hakkında verilen yurt dışı çıkış yasakları ve denetimli serbestlik kararları dahi gözdağı vermekten başka bir şey değildir. Kanuna aykırı olduğu gibi insan hakları temel standartlarına da aykırıdır” diye konuştu.
ZEYNEP ORAL: ANAYASA, HAK, HUKUK, ADALET HERKESE LAZIM
PEN Yazarlar Derneği Başkanı Zeynep Oral, “ Birbiri peşi sıra gazetecilerin yazarların sanatçıların gözaltına alınmaları, üstelik mesleklerinin gereğini yerine getirdikleri için suçlanmaları, düşünce ve ifade özgürlüğüne olduğu kadar Anayasamıza da aykırıdır. “Maalesef ‘Ben Anayasayı tanımıyorum’ diyen bir iktidar yönetimindeyiz. Daha birkaç gün önce Uğur Mumcu katliamının yıldönümünde, o öncü gazeteciyi anıyor bugün karşılaştığımız karanlık ve korkunç günleri ilk görenlerden biri olduğu için öldürüldüğünü söylüyorduk” dedi.
GÖKHAN DURMUŞ: İKTİDAR BASKI POLİTİKALARINDAN VAZGEÇMEDİ
Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Başkanı Gökhan Durmuş, iktidarın gazetecilik faaliyetlerini suç olarak göstermeye devam ettiğini belirtti. Durmuş, "Gerçeklerin peşinde koşan gazeteciler hep hedef alındılar, gözaltına alındılar, tutuklandılar” dedi. Adalet Bakanı'nın "cezaevlerinde gazeteci yok" açıklamalarına atıfta bulunarak, "Eğer cezaevlerinde gazeteci yoksa neden mahkemelerde tutuklu meslektaşlarımız haberlerini savunmak zorunda kalıyor?" diye sordu. İktidarın, gazeteciler üzerinden gündem değiştirmeye çalıştığını ifade eden Durmuş, "Gazeteciler üzerinden oyun oynamaktan vazgeçilmeli" diye konuştu.
KENAN KOCATÜRK: TOPLUMUN HABER ALMA HAKKI KISITLANIYOR
Türkiye Yayıncılar Birliği Başkanı Kenan Kocatürk şunları söyledi: “İfade özgürlüğü olmazsa yayıncılar kitap yayınlayamazlar; kitaplar olmazsa okurlar okuyamazlar. Ülkemizde yalnızca kitap dünyasında değil, basın ve medya üzerinde, kültür ve sanat alanlarında, sokakta ve internette hukuk dışı fiili baskılar sürüyor. Gazetecilerin yaptıkları haberler veya köşe yazıları nedeniyle haklarında soruşturmalar açılıyor. Toplumun haber alma özgürlüğü kısıtlanıyor. Düşünce ve düşünmek ek düzenlemelerle yok edilmeye çalışılıyor. İfade, yayınlama ve okuma özgürlüğümüze yapılan bu saldırılara birbirimize destek olarak karşı durmalıyız.”
MUSTAFA KÖZ: GAZETECİLERİN GÖZALTINA ALINMASI BÜTÜN TOPLUMA BÜYÜK GÖZALTIDIR
Türkiye Yazarlar Sendikası 2. Başkanı Mustafa Köz ise yaptığı konuşmada ise şunları söyledi: “Bir ülkede yazan, düşünen, yazarın, gazetecinin, bilim insanın özgürlüğü elinden alınıyorsa, o ülkenin özgürlüğü baskı altında demektir. Gazetecilerin gözaltına alınması, tutuklanması, gazetecilere olduğu kadar bütün topluma gözdağı ve bir büyük gözaltı demektir. Korku toplumları da böyle yaratılır. Düşünmeyin, duymayın, yazmayın deniyorsa geriye yazma özgürlüğünden, düşünce özgürlüğünden hiçbir şey kalmıyor demektir. Buna karşı yazarak, düşünerek, konuşarak ve dayanışmayla direnmemiz gerekiyor.”
Editor : Mustafa SARIİPEK (Yayın Danışmanı)
