
Türkiye’nin ABD merkezli teknoloji şirketlerine uyguladığı dijital hizmet vergisinin Washington’da ciddi rahatsızlık oluşturduğunu belirten Asset Worldwide Express Yurtdışı Yatırımlardan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Avşar Dada, Trump yönetiminin geçmişte Türkiye’ye uyguladığı çelik ve alüminyum tarifelerini hatırlatarak, benzer bir adımın yeniden gündeme gelmesinin sürpriz olmayacağını söyledi.
ABD Ticaret Temsilciliği’nin yayımladığı 2025 National Trade Estimate Report on Foreign Trade Barriers (NTE) raporu, Türkiye’yi hedef alan ticaret engelleri başlıklarıyla dikkat çekti. Raporun ardından gözler Trump yönetiminin "Ekonomik Bağımsızlık Bildirgesi" çerçevesinde atacağı yeni adımlara çevrildi. Süreci değerlendiren Asset Worldwide Express Yurtdışı Yatırımlardan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Avşar Dada, Türkiye için çelik, dijital hizmetler ve tarımdan oluşan üç temel risk alanına değindi. Dada, "2025 NTE raporunda dijital hizmet vergisi çok net biçimde eleştiriliyor. Türkiye’nin veri yerelleştirme politikaları ve dijital hizmet düzenlemeleri, ABD’li şirketlerin Türkiye pazarına erişimini zorlaştırıyor. Trump yönetimi bu tür düzenlemeleri doğrudan ticaret bariyeri olarak görüyor ve geçmişte olduğu gibi buna karşılık tarifelerle yanıt verme eğiliminde" dedi.
Trump yönetiminin geçmişte Türkiye’ye uyguladığı çelik ile alüminyum tarifelerini hatırlatarak benzer bir adımın yeniden gündeme gelmesinin sürpriz olmayacağını söyleyen Dada, tarım ve biyoteknoloji alanında da dikkat çeken uyarılarda bulundu. Türkiye’nin GDO ve biyoteknolojik ürünlerdeki kısıtlamalarının ABD nezdinde "ticaret engeli" olarak algılandığını ifade eden Avşar Dada, Türkiye’nin çok yönlü yanıt stratejisi geliştirmesi gerektiği vurgusu da yaparak, "Section 232 çerçevesinde daha önce çelik ürünlerimize yüzde 50’ye varan tarifeler konmuştu. ABD bu sektörü stratejik buluyor. Türkiye’nin bu alanda tekrar hedef alınma ihtimali güçlü. Türkiye çok yönlü yanıt stratejisi geliştirmeli. Üç temel seçenekten 1’incisi, ‘Misilleme tarifeleri; Türkiye geçmişte olduğu gibi, stratejik ürünlerde karşılık verebilir.’ 2’ncisi, ‘ABD ile Ticaret Anlaşma Arayışı; Tarife tehditlerini aşmak için, ikili ilişkilerde STA zeminine ihtiyaç var.’ 3’üncüsü ise, ‘AB ile Daha Sıkı Entegrasyon; ABD’nin Avrupa’ya yönelik tavrı, Türkiye’nin Gümrük Birliği modernizasyonunu hızlandırması için fırsat olabilir.’" diye konuştu.
Son olarak yatırımcılar açısından sürecin nasıl değerlendirilmesi gerektiğine dair görüş bildiren Dada, "Türkiye, dijital ekonomi ve yüksek katma değerli üretim alanlarında uluslararası yatırımcıya güven veren, şeffaf ve öngörülebilir politikalar izlemek zorunda. ABD ile gerilimi düşürmek, aynı zamanda küresel yatırımı da korumak anlamına gelir" ifadelerine yer verdi.
HABER KAYNAĞI : İHA
Editor : Haber Merkezi