Kahramanmaraş Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi’nde meydana gelen olayda, B.G. isimli bir kadının elinde pompalı tüfekle hastaneye dalarak çalışanları tehdit etmesinin ardından Birlik Sağlık Sen basın açıklaması yaptı. Sendika Genel Başkanı Ahmet DOğruyol, “İşveren, çalışanların işle ilgili sağlık ve güvenliğini sağlamakla yükümlü olup..’ maddesi çerçevesinde savcılığa suç duyurusunda bulunduk” dedi.
Doğruyol, “Özellikle Sağlık Bakanlığımıza bağlı hastanelerde ve üniversite hastanelerinde sağlık çalışanlarına karşı uygulanan şiddette sınırlar kalktı. Pompalı tüfekle yapılan baskınlar, rehin alınanlar, saçından tutulup sürüklenenler ve benzer yüzlerce şiddet olayı” dedi.
ŞİDDETİ GÖREN VAR, TEDBİR ALAN YOK
“Yaşanan şiddete gören var mı, var. Duyan var mı? Var. Tedbir alan var mı, yok” diyen Başkan Doğruyol şöyle konuştu: “Ancak duyduklarımız ve gördüklerimiz buz dağının görünen yüzünden ibaret. Emin olun ki, sağlıkta şiddetle ilgili her gün onlarca belki de yüzlerce sağlık çalışanımız hakarete, küfre ve fiziki şiddete maruz kalmaktadır.
Sadece basına yansıyan şekliyle, aynı gün içerisinde, Kahramanmaraş'ta hastaneyi pompalı tüfekle basarak, doktor ve hemşireleri rehin alan bir kadın var. Balıkesir’in Edremit ilçesindeki Devlet Hastanesi'nin ortopedi servisinde tedavi gören Emrah İmamoğlu'na tabancayla ateş edip kaçan bir kişi var. Bu silahlı eylemler gösteriyor ki isteyen istediği silahla hastanelerimize girebiliyor.”
HASTANELERDE SİLAHLILAR KOL GEZİYOR
Silahlı kişilerin hastanelerin her yerinde elini kolunu sallayarak gezebildiğini de sözlerine ekleyen Doğruyol, “Sağlık çalışanlarımız görevlerini mi yapsınlar, kendilerini korumak için mi çabalasınlar anlamak mümkün değil. Maalesef, yetkililer yıllardır süren ve her geçen gün artarak devam eden sağlıkta şiddeti ile ilgili ‘bilmem, görmem, duymam’ diyerek üç maymunu oynamaktalar ve şiddeti önlemek için de samimi değiller. Yaşanan bunca şiddete rağmen, sağlık çalışanlarımızı korumak için etkili yasaların çıkartılması için daha neyi bekliyorsunuz ki? Her geçen gün katlanarak artan sağlıkta şiddeti önlemek için hiçbir etkisi olmayan beyaz kod, gri kod, hastane girişlerine x ray cihazları koymak çözüm değildir. Bu uygulamalar sağlıkta şiddeti önleyemezsiniz. Sağlıkta şiddeti önlemek için öncelikle sağlık hizmetleri sunumunu, hasta memnun olsun da ne olursa olsun mantığından uzaklaştırmamız gerekir” diye konuştu.
NELER YAPMALISINIZ?
* Öncelikle sağlık çalışanlarının gasp edilen itibarını iade edeceksiniz.
* Sevk zincirini getireceksiniz.
* Ambulansları acil vakaların dışında taksi gibi kullanmayacaksınız.
* Aile hekimlerimizi ilaç yazma memurları gibi kullanmayacaksınız.
* Sağlıkta şiddeti yapan vatandaşın cezasına HGB (hükmün geri bırakılması) uygulanmayacak. Sağlıkta şiddet uygulayan vatandaşa, görevi başındaki memura mukavemetten artırımlı cezalar verilecek.
Yani özetle, sağlık hizmetleri sunumunu popülist yaklaşımlardan uzak tutacaksınız.
Sağlıkta şiddeti önlemek için önce samimi olacaksınız ve yaptırımı olan, caydırıcılığı olan gerekli tedbirleri alacaksınız.
Kesintisiz 7/24 görev yapan Doktorundan, hemşiresine teknisyenine tüm sağlık çalışanlarımız maalesef sahipsiz kalmıştır. Göreve giderken bu gün başıma bir şey gelir mi?
SAĞLIK ÇALIŞANININ ENDİŞESİNİ ORTADAN KALDIRIN
“Endişesiyle mesaiye giden sağlık çalışanlarımıza sahip çıkın” diyen Doğruyor, “Sağlık çalışanlarımızın da, bu ülkenin vatandaşları olduğunu, ailelerinin olduğunu, sosyal hayatlarının olduğunu unutmayınız. Ve bu güne dek mesafe alamadığımız sağlıkta şiddeti önlemede, bundan sonraki süreçte yargı yoluyla devam edeceğiz. 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununun 4. Maddesi gereği ‘İşveren, çalışanların işle ilgili sağlık ve güvenliğini sağlamakla yükümlüdür.’ Bu çerçevede sağlıkta şiddet ile ilgili ilk kez yargı yolunu başvurarak, Kahramanmaraş İl Sağlık Müdürü ve Hastane Başhekimi hakkında Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunduk. Sağlık çalışanları bu ülkenin üvey evlatları değildir” ifadelerini kullandı.
Editor : Mustafa SARIİPEK (Yayın Danışmanı)