Dünyanın en eski mesleklerinden biri olan denizcilik, 20. yüzyıla kadar genellikle erkeklerin egemen olduğu bir alan olarak kabul ediliyordu. Eski denizciler, gemilerin kadın olduğuna inanır ve gemiye kadın alınmasının uğursuzluk getireceğine dair batıl inançlara sahipti. Ancak, bu eski inançlar zamanla değişti ve kadınların denizcilik sektöründeki yerleri güçlendi.
Bugün, denizcilik sektöründe 6 bin 96 kadın aktif olarak çalışıyor. Bunlardan 1.803’ü zabitan sınıfında, 4 bin 293’ü ise tayfa sınıfında görev alıyor.
SEKTÖRDE KADINLARIN VARLIĞI GİDEREK ARTIYOR
Kadınlar, sektörde yalnızca gemilerde değil, aynı zamanda liman işletmeciliği, gemi kaptanlığı, gemi makine mühendisliği, tersanecilik ve turizm gibi alanlarda da çeşitli pozisyonlarda bulunuyor.
Denizcilik sektöründe kadınların varlığı, giderek daha fazla kabul görüyor ve kadınlar, bu alandaki önemli rollerini başarıyla sürdürüyor. Kadınların sektördeki bu yükselen gücü, denizcilik mesleğinin geleneksel cinsiyet rollerinden bağımsız bir şekilde gelişmeye devam ettiğini gösteriyor.
KADINLARIN SEKTÖRE YÖNELME ÇALIŞMALARI
Denizcilik sektöründe kadınların daha fazla yer alması için Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın çalışmalar yürüttüğü de alınan bilgiler arasında. Toplam 6 bin 96 kadın gemi insanı sayısının artırılması için denizcilik sektöründe 15 firma ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı arasında ‘Denizcilik Bölümü Kız Öğrencilerine Yönelik Fırsat Eşitliği İş Birliği Protokolü’ imzalandığı da yine bakanlık bilgileri arasında. Ayrıca başlatılan staj seferberliği kapsamında Denizcilik bölümlerinde okuyan kız öğrenciler için bugüne kadar toplam 148 staj gerçekleştirildi. 2025 yılı için de kız öğrencilerin uzun staj planlamalarını tamamladıkları, yaz döneminde de kısa staj planlamalarına da devam ettikleri biliniyor.
Bunun yanı sıra hala birçok kadın staj döneminde karşılaştığı zorluklar nedeniyle mesleğe karşı soğurken, bugün bazı şirketler kadın gemi zabitleri veya kadın stajyerleri çalıştırmayı tercih etmiyor.
DENİZCİ KADINLARIN EN BÜYÜK SORUNU TACİZ VE MOBBİNG
Denizcilik sektöründe kadınların sayısı arttıkça, bu alandaki cinsiyet eşitsizlikleri de dikkat çekmeye devam ediyor. Oranı düşük olsa da, denizde çalışan kadınların en büyük sorunlarından biri taciz ve mobbing. Psikolojik, duygusal ve cinsel saldırılara maruz kalan denizci kadınlar, kişisel hakları, onurları ve güvenlikleri açısından büyük zorluklar yaşıyor.
Taciz ve mobbing, denizci kadınların eğitim ve iş hayatlarında sıkça karşılaştıkları, ruhsal sağlıklarını tehdit eden ciddi sorunlar arasında yer alıyor. Bu tür saldırılar, kadınların stres, kaygı, depresyon gibi psikolojik sorunlar yaşamasına ve özgüven kaybına yol açarken, iş tatminsizliği, işten ayrılma oranlarının artması, iş kazaları ve sağlık sorunlarına da neden olabiliyor.
SOSYAL VE AİLEVİ ZORLUKLAR
Denizcilik sektöründe çalışan kadınlar, profesyonel başarıları kadar sosyal ve ailevi sorumluluklarıyla da mücadele etmek zorunda kalıyor. Toplumun ve ailenin geleneksel beklentileri, kadınları her iki dünyada da “ideal” rollerini üstlenmeye zorluyor. Denizci kadınlar, gemide başarılı bir kariyer yaparken aynı zamanda evde de iyi bir eş, anne, kız ve arkadaş olmak için çaba göstermek zorunda kalıyor. Bu çifte yük, kadınların iş hayatlarını ve aile yaşamlarını dengelemekte zorlanmalarına yol açabiliyor.
Ancak, kadın denizciler, gemilerde daha dengeli ve normal bir sosyal çevre yaratıyor. Çalışma ortamındaki çeşitlilik, daha açık fikirli ve uyumlu bir atmosferin oluşmasına yardımcı oluyor.
Editor : Mustafa SARIİPEK (Yayın Danışmanı)