USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

ENDİŞE, ÜZÜNTÜ VE BATAKLIK

10-07-2023

ENDİŞE, ÜZÜNTÜ VE BATAKLIK

 

2020 Yılının üçüncü ayı olan Mart ‘a da girdik. Çin’den dünyaya yayılmakta olan ‘Coronavirisü’ henüz ülkemizde görülmese de bize yakın komşu ülkeler dahiİ Avrupa, Amerika, Afrika, Asya, Afrika ve Avustralya kıtalarındaki bazı yerleşim yerlerinde görüldü. Ölümlere neden oldu. İnsanlar endişe ve panik yaşıyorlar. Bu virüsün hava sıcaklıkları artmaya başlayınca etkisini kaybedeceği yönünde görüş bildirenler de var. Umarız öyle olur,   

 

Üzüntümüz var. Suriye İdlip’teki Rusya’nın güdümündeki Sedad’ın uçakları askerlerimizi bombaladı. 36 Şehidimizi memleketlerinde toprağa verdik. Yaralılarımız var. Şehitlerimize Allahtan Rahmet, yaralılarımıza acil şifa diliyoruz.  

 

Terörü bataklığında yok etmek adına yakın geçmişte yaptığımız ‘Zeytin Dalı,’  ‘Fırat Kalkanı’ ve ‘Barış Pınarı’ harekâtlarında kaybettiğimiz şehitlerimiz, yaralanan askerlerimiz oldu. Şimdi de ‘Bahar Kalkanı’ Harekâtı yapıyoruz. Özünde savaş yapıyoruz. Düşmana insan, araç, gereç, silah ve malzeme bakımından verdirdiğimiz zayiat çok yüksek düzeyde olsa da bir tek kahraman Mehmetçiğimizin burnunun kanamasını istemeyiz. Harekâtlarda uçaklarımızdan hava desteği alamayışımızın olumsuz etkileneceğini düşünürken milli yapımız olan İHA, SİHA, DRON’lar gibi Elektronik Harp silah ve araçlarından büyük bir başarıyla yararlanıyoruz. Bunlar, milli, Elektrronik Harp ve İstihbarat Sisteminde ülkemizi öne çıkardı.     

 

 Şimdi Mart’ın 5’inde Cumhurbaşkanımız Moskova’da Rusya Lideri Putin’le görüşecek. Görüşmenin kısa zamanda İdlip’te ‘ateş kes’ sağlamasını arzu ederiz. Görüldüğü üzere, Esad ve yönetimi, ülkesi Suriye’yi her gün kendi bataklığında daha da dibe itiyor. Halkını öldürüyor. Suriye Halkı yurdunu terk ediyor. Komşumuz olarak yıllardır sınırlarımıza terör ihraç ediyor. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu kısa zamanda Suriye’de demokrasiyi, hukuku ve barışı geri getirecek kararları almalıdır.  Ancak Putin’in Cumhurbaşkanımızla önceki görüşmelerinde vermiş olduğu sözde durmadığını, askerlerimizin şehit olmasında dolaylı olarak rolü olduğunu göz ardı edemeyiz. Bu görüşmenin de “Dağ fare doğurdu” gibi bir sonuca gebe olduğunu düşünüyorum. Görüşmesine de yine bazı keyfiyetler getireceğini düşünüyorum. İnşallah yanılırım.   

 

Değerli okurlar, Trakya-Edirne Bölgemizden önce Yunanistan, Bulgaristan ve daha sonra Avrupa’da başka bir ülkeye geçebilmek için perişan ve hazin durumdaki göçmenler gerçekten hazin durumdalar. Yavruları anne ve babalarının kucaklarında, aç, sefil ve yaşam mücadelesi veriyorlar. Aramızda  “Bunlar ülkelerinden kaçacakları yerde Sedad’a karşı neden savaşmıyorlar” diyenlerimiz var. Unutmayalım ki, göçmenler sadece Suriye’den değiller. Afganistan, İran, Irak dahil değişik uzak ve Ortadoğu ülkelerinden göçmenler var. Milyonlarca insanı ülkemize kabul etmişiz. Kaç yıldır iyi kötü bu göçmenlere yardım etmeye çalışıyoruz. İdlip olayından sonra yeni bir göçmen akışı sınırlarımıza doğru geliyor. Türkiye Suriye topraklarında bir güvenlik koridoru kurulmasını istiyor. Şimdi en azından gümrük kapılarını açarak  Avrupa’ya gidebilmelerini istiyor gibiyiz. Haklıyız da. Ama göçmenler için bu durum da kolay görünmüyor. Yunanlı komşuların bu göçmenlere karşı yaptıklarını görüyoruz. İnsanlığımızdan utanıyoruz. Bu olaylar sanırım bizleri  “Dünyanın kimyası bozuluyor, insanlık beşeri yapısını yitirmeye başladı” gibi serzenişlere götürüyor.

  

Özetle şunu söylemek istiyorum. Bölgemizde huzur ve güvenliğimizi kendi topraklarımızda sağlayalım. Hele Osmanlıdan devraldığımız “Şu Arap Bataklığı” tekerlemesi var ya, ona dikkat edelim. Umalım, demokrasi ve diplomasi egemen kılınsın, sorunlar kolay aşılsın, bu bataklıktan üstümüz başımız çamur olmadan çıkabilelim…

Erol Uysal 04.03.2020           

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?