Kaymakam devleti, Belediye Başkanı yereli temsil eder.
Biri atanmış, diğeri seçilmiştir.
Kaymakam ve belediye başkanı, kentin yücelmesi adına, Turizm kenti olduğumuzu için ,çok önemli iki görev insanıdırlar.
Bodrum ülkenin turizm adına en çok ilgi gören kentlerinden biridir. Hem de ülke çapında çok da önce çıkan haberleri ile hatırlarız zaman zaman, bu Muğla ilçesini. Geçtiğimiz günlerde ulusal basında dikkatimi çeken bir haber okudum.
DİDİM 2. BODRUM OLACAK
Diye. Peki bunu kim sağladı. Turizm kenti Marmaris neden bu konuda akla gelmiyor. Şöyle biraz geriye gidelim. 20 yılın üzerinde geriye gittiğimizde Rahmetli Karadinç’in kenti ne kadar ileri taşıdığını görüyoruz. Peki diğerleri. Yani Karadinç’ten sonra gelen başkanlar. Acar ve Oktay.. Karadinç’in bıraktığı noktadan turizmde gözle görülür bir çabaları olmuş mudur. Kesinlikle hayır.. İkisi de bana göre Karadinç’in bıraktığı mirastan yemişlerdir.
Acar, tamam en azından geriye götürmedi. Örneğin dere islahları. Onun zamanında Bodrum veya diğer başka ilçeleri ; el götürürken, Acar’ın yönetiminde Marmaris sel yüzü görmedi. Acar’ın bir tek hatası var idi. O da yüzü fazla gülmedi. Ondan sonra gelen, gene CHP’li başkan Oktay ise güler yüzü ile kavgasız gürültüsüz huzurlu bir Marmaris yönetimi gösterdi. Halkın istediği huzuru sağladı. Üstelik yepyeni bin belediye binasını ve hisarönü mesire alanını hizmete açarak da tarih e geçti. Bu bina onun eski binanın yıkılan yerini çok ucuza ihaleye vermesini ve hatırı sayılır bir borç bırakmasını ise biraz unutturdu.
GELELİM BAŞLIK CÜMLEME.
Acar Ünlü başkan bu borçla ne yapacak. Nasıl hizmet verecek. Bu sıkışık durumu kentin hizmetlerinde aksamalara yol açacaktır. İşi hiç de kolay değil. Parasız hizmet çook zor..Onun için Marmaris insanı kendisine uzun süre kızamayacaktır. Hizmet yapamasa bile hoşgörü görecektir.
Didim 2. Bodrum olacak cümlesi ..Kenti yöneten kaymakamın ve başkan nezdindeki kimselere gene de çok işler düşeceği bilincinde olmak gibi bir gerçeği de düşünmemiz gerekecek. Çünkü Marmaris’in yanında Didim gibi bir yerin esamesi bile okunmaz, bana göre. Bu iki yöneticinin bunları derin derin düşünmeleri. Kendilerini yeni projelerle halkın önüne çıkma gibi bir sorumluluklarını gündeme çıkartır gibime geliyor.
Her ikisi de makamlarından çıkarak kokteyllerden açılışlardan çok halkın arasında..
“ Ne oluyor, ne bitiyor” durumlarına bakmaları gerektiğini düşünüyorum. Bunun da takibinde olup iyi yönlerini ve de koltuklardından çıkmadan iş yürütme becerilerine de dikkat izlememize sebep olacaklardır. Bu böyle biline.
Karadinç dönemi kaymakamlarından da sanırım, İsa Küçük kaymakamıma bir gün “ sayın kaymakamım. Koltuğunuzdan şöyle bi kalkın da halkın arasında bi gezin. Göreceksiniz neler duyacaksınız “ demiştim. Hiç unutmam, o zaman İsa Küçük’ün sevgili eşi “ Sadi Bey ne kadar doğru söylüyorsunuz. Ben de kendisine ayni şeyleri söylüyorum” demişti.
Ondan sonra Sayın Küçük benim dediğimizi uyguladı. Ve başarılı çalışmalar yaptı. Örneğin körfezdeki “YAPAY RESİFLER KÖRFEZİN ÇEŞİTLİ BÖLGELERİNE ATILDI” Bu hatırladığım bir örnektir. Belediye başkanı ile birlikte yaptı, tabii ki bu uygulamayı.
Marmaris’ten gittiğinde de ilini hatırlamıyorum ama. Bir ilin valisi olarak uğurladık Sayın İsa Küçük’ü. Bunları neden dillendiriyorum. Kokteylleri çok seven kent yöneticilerine naçizane bir hatırlatmam olsun istedim. En azından kentin kaymakamı ve kentin belediye başkanını halkın arasında haberlerle anmak istiyoruz.
Marmaris bu ülkenin , Çemişkezek gibi bir ilçesi değil. Çok çok önemli turizm getirisi olan bir yöresi. Bu kente kaymakam olmak, bu kentin belediye başkanı olmak o kişiler için şereflerin en büyüğüdür. Herkese bu ünvana ulaşabilmek nasip olmaz. Buna göre hareket edilirse hem kent ve hem de ülke ve hem de ilgili iki insanımız kazançlı çıkar.
TÜRK MİLLETİ..
Bir başka bakış açısı ile yazıma devam edeyim. Mustafa Kemal Atatürk, Türk insanı için ne demişti.
ATATÜRK , Türk milleti. CHP , TÜRK HALKI . Erdoğan TÜRK MİLLETİ . PKK’LI Kürtler HALKLARIMIZ ifadelerini kullanıyorlar. Marmaris’te yaşayan kürt vatandaşlarımızdan bugüne kadar bereket böylesine ayrımcı bir ifade görmedik. En azından basına yansıdığı kadarı ile söylüyorum. Bu bizim için iyi bir gelişme. Onlar da ailelerini bile getirdiler. Artık burada para kazanıp hayatlarını idame ettirdiklerinin bilincinde olduklarını görüyoruz.
Devletin hizmetinde olanlar MİLLET, Yerel yönetim seçilmişleri CHP’li yöneticiler HALK ifadelerini kullansalar da huzur içindeki kentimiz için bu ayrım çok da önemli değil. El birliği ile bir “TIK” daha ileri gitmemiz dileği ile.. Son günlerde sokak köpekleri ve domuzlar ulusal basının gündeminde. Bu konuda kentimizin de ne yapacağı insanlarımız tarafından merakla bekleniyor. Ayrıca yıkılan eski belediye binasının da durumunun ne olacağını bekliyoruz. Öyle bedavaya ihale falan istemiyoruz. Halkın yararına bir gelişim bekliyoruz.
